-
1 çalışma durumu
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > çalışma durumu
-
2 working condition
çalisma durumu; çalisma kosulu -
3 working order
çalisma durumu, bozuk olmama -
4 durum
позиция, положение, состояние, обстановка- çalışma durumu
- denge durumu
- denk durum
- normal durum
- sabit durum
- sıfır durumu
- yansız durum
- yoğun nüfüs durumuİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > durum
-
5 рабочее положение
işletme hali, çalışma durumuТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > рабочее положение
-
6 غش
Iغَشّ1. iğfalAnlamı: aldatma, baştan çıkarma2. üçkâğıtçılıkAnlamı: yalancılık, dolandırıcılık3. kalpazanlıkAnlamı: kalpazan olma durumu4. şarlatanlıkAnlamı: şarlatanca davranış5. entrika6. kalleşlikAnlamı: kalleş olma durumu7. hınzırlıkAnlamı: hınzır olma durumu8. sinsilikAnlamı: sinsice davranış9. mandepsiAnlamı: tuzak, oyun10. dalavereAnlamı: yalan dolanla gizlice görülen kötü ış, gizli oyun11. desiseAnlamı: aldatma, hile, entrikaIIغَشَّ1. aldatmak2. yanıltmakAnlamı: yanılmasına yol açmak3. ayartmakAnlamı: baştan çıkarmak, doğru yoldan saptırmakغِشّ1. kancıklıkAnlamı: kancık olma durumu2. vefasızlıkAnlamı: vefasız olma durumu3. sadakatsizlikAnlamı: sadakatsiz olma durumu4. mağdurlukAnlamı: mağdur olma durumu5. çıyanlıkAnlamı: hainlik, ihanet etme durumu6. ihanetAnlamı: hainlik etme, aldatma7. üçkâğıtçılıkAnlamı: yalancılık, dolandırıcılık8. şarlatanlıkAnlamı: şarlatanca davranış9. mağduriyetAnlamı: mağdur olma durumu10. hıyanetAnlamı: kötülük etme veya karşı davranma, hainlik11. kalpazanlıkAnlamı: kalpazan olma durumu12. entrika13. gaddarlıkAnlamı: gaddar olma durumu14. hainlik15. kalleşlikAnlamı: kalleş olma durumu16. domuzlukAnlamı: hainlik, inatçılık17. sinsilikAnlamı: sinsice davranış18. hınzırlıkAnlamı: hınzır olma durumu19. mandepsiAnlamı: tuzak, oyun20. kaypaklıkAnlamı: sözünde durmazlık21. desiseAnlamı: aldatma, hile, entrika22. dalavereAnlamı: yalan dolanla gizlice görülen kötü ış, gizli oyun -
7 تدليس
تَدْلِيس1. dolandırıcılıkAnlamı: dolandırıcı olma durumu2. şarlatanlıkAnlamı: şarlatanca davranış3. kalpazanlıkAnlamı: kalpazan olma durumu4. üçkâğıtçılıkAnlamı: yalancılık, dolandırıcılık5. entrika6. kalleşlikAnlamı: kalleş olma durumu7. sinsilikAnlamı: sinsice davranış8. mandepsiAnlamı: tuzak, oyun9. dalavereAnlamı: yalan dolanla gizlice görülen kötü ış, gizli oyun10. desiseAnlamı: aldatma, hile, entrika -
8 محل
Iمَحْل1. kuraklıkAnlamı: kurak olma durumu2. entrika3. hileAnlamı: yanıltmak için yapılan düzen, dolap, desise, oyun4. verimsizlikAnlamı: verimsiz olma durumu5. kısırlıkAnlamı: kısır olma durumu6. kıtlıkIIمَحَلّ1. tabakaAnlamı: makam, derece2. butik3. tecim eviAnlamı: ticarethane4. mevziAnlamı: yer, mahal5. makamAnlamı: mevki, yer6. mahalAnlamı: yer, yöre, mevzi7. pozisyonAnlamı: durum, konum8. ticarethaneمُحَلٍّ1. dekoratörAnlamı: tiyatro, opera vb. dekorlarını tasarlayan sanatçı2. dekoratifAnlamı: dekor olarak kullanılan süslemeye yarayan, süsleyici -
9 همة
هِمَّة1. hayatiyetAnlamı: yaşama gücü, canlılık2. coşku3. zindelikAnlamı: dinçlik, canlılık, sağlamlık4. kıvraklıkAnlamı: kıvrak olma durumu5. faaliyetAnlamı: çalışkanlık, canlılık6. himmetAnlamı: yardım, kayırma7. çabaAnlamı: bir iş yapmak için sürekli çalışma, ceht8. canlılıkAnlamı: canlı olma durumu, neşelilik9. dinçlikAnlamı: dinç olma durumu -
10 اجتهاد
-
11 خداع
Iخِدَاع1. kalpazanlıkAnlamı: kalpazan olma durumu2. üçkâğıtçılıkAnlamı: yalancılık, dolandırıcılık3. entrika4. kalleşlikAnlamı: kalleş olma durumu5. sinsilikAnlamı: sinsice davranış6. mandepsiAnlamı: tuzak, oyun7. dalavereAnlamı: yalan dolanla gizlice görülen kötü ış, gizli oyun8. desiseAnlamı: aldatma, hile, entrikaIIخَدَّاع1. hinoğluAnlamı: çok kurnaz2. kalpazan3. sahtekârAnlamı: sahteci4. sahteciAnlamı: sahteci5. aldatıcıAnlamı: yanıltıcı, kandırıcı6. avantacıAnlamı: çıkarcı, beleşçi, bedavacı7. numaracı8. üçkâğıtçıAnlamı: yalancı, dolandırıcı, hileci olan kimse9. düzenbazAnlamı: düzenci, hileci10. kurnazAnlamı: açık göz11. madrabazAnlamı: hile yapan12. kalleş13. hinoğluhinAnlamı: çok kurnaz14. yanıltıcıAnlamı: yanıltma özelliği olan15. illüzyonistAnlamı: göz bağcı16. üfürükçü17. şarlatanAnlamı: dolandırıcı -
12 خديعة
خَدِيعَة1. aldaçAnlamı: aldatmak için kullanılan düzen2. katakulliAnlamı: yalan dolan3. düzenAnlamı: dolap, hile4. iğfalAnlamı: aldatma, baştan çıkarma5. üçkâğıtçılıkAnlamı: yalancılık, dolandırıcılık6. şarlatanlıkAnlamı: şarlatanca davranış7. kalpazanlıkAnlamı: kalpazan olma durumu8. hileAnlamı: yanıltmak için yapılan düzen, dolap, desise, oyun9. entrika10. kalleşlikAnlamı: kalleş olma durumu11. komploAnlamı: birine karşı gizlice karar alma12. sinsilikAnlamı: sinsice davranış13. madikAnlamı: dolap, hile14. mandepsiAnlamı: tuzak, oyun15. dekAnlamı: düzen, hile16. kapanAnlamı: düzen, hile17. dubaraAnlamı: oyun, düzen18. dalavereAnlamı: yalan dolanla gizlice görülen kötü ış, gizli oyun19. desiseAnlamı: aldatma, hile, entrika -
13 رواغ
رَوَاغ1. aldaçAnlamı: aldatmak için kullanılan düzen2. katakulliAnlamı: yalan dolan3. düzenAnlamı: dolap, hile4. hilekârlıkAnlamı: hileci olma durumu5. şarlatanlıkAnlamı: şarlatanca davranış6. üçkâğıtçılıkAnlamı: yalancılık, dolandırıcılık7. entrika8. hileAnlamı: yanıltmak için yapılan düzen, dolap, desise, oyun9. kalleşlikAnlamı: kalleş olma durumu10. sinsilikAnlamı: sinsice davranış11. madikAnlamı: dolap, hile12. mandepsiAnlamı: tuzak, oyun13. dekAnlamı: düzen, hile14. kapanAnlamı: düzen, hile15. dubaraAnlamı: oyun, düzen16. dalavereAnlamı: yalan dolanla gizlice görülen kötü ış, gizli oyun17. desiseAnlamı: aldatma, hile, entrika -
14 كيد
كَيْد1. katakulliAnlamı: yalan dolan2. aldaçAnlamı: aldatmak için kullanılan düzen3. düzenAnlamı: dolap, hile4. hilekârlıkAnlamı: hileci olma durumu5. şarlatanlıkAnlamı: şarlatanca davranış6. üçkâğıtçılıkAnlamı: yalancılık, dolandırıcılık7. entrika8. hileAnlamı: yanıltmak için yapılan düzen, dolap, desise, oyun9. komploAnlamı: birine karşı gizlice karar alma10. kalleşlikAnlamı: kalleş olma durumu11. sinsilikAnlamı: sinsice davranış12. mandepsiAnlamı: tuzak, oyun13. madikAnlamı: dolap, hile14. dubaraAnlamı: oyun, düzen15. dekAnlamı: düzen, hile16. kapanAnlamı: düzen, hile17. dalavereAnlamı: yalan dolanla gizlice görülen kötü ış, gizli oyun18. desiseAnlamı: aldatma, hile, entrika -
15 مخادعة
مُخَادَعَة1. kalpazanlıkAnlamı: kalpazan olma durumu2. üçkâğıtçılıkAnlamı: yalancılık, dolandırıcılık3. entrika4. kalleşlikAnlamı: kalleş olma durumu5. sinsilikAnlamı: sinsice davranış6. mandepsiAnlamı: tuzak, oyun7. desiseAnlamı: aldatma, hile, entrika8. dalavereAnlamı: yalan dolanla gizlice görülen kötü ış, gizli oyun -
16 усложнять
karmaşıklaştırmak; zorlaştırmak,güçleştirmek* * *несов.; сов. - усложни́ть(daha da) karmaşıklaştırmak; (daha) karmaşık bir biçime sokmak; güçleştirmek, zorlaştırmak ( затруднять)э́то ещё бо́лее усложни́ло положе́ние / обстано́вку — bu, durumu daha da karmaşıklaştırdı
дожди́ усложни́ли усло́вия рабо́ты — yağan yağmurlar çalışma koşullarını ağırlaştırdı
-
17 casework
n. sosyal çalışma; problemli kişilerin sosyolojik incelemesi, problemli sosyolojik durumu düzeltme çalışması -
18 working condition
n. iş durumu, çalışma şartı -
19 casework
n. sosyal çalışma; problemli kişilerin sosyolojik incelemesi, problemli sosyolojik durumu düzeltme çalışması -
20 working condition
n. iş durumu, çalışma şartı
- 1
- 2
См. также в других словарях:
etkinlik — is., ği 1) Etkin olma durumu, müessiriyet 2) Bir işletmenin, bir kurumun belli bir alandaki eylemi, faaliyet, aktivite 3) fel. Fiilde bulunanın, etkin olanın niteliği 4) ruh b. Bir canlının iç veya dış uyaranların etkisiyle giriştiği çalışma… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bölgecilik — is., ği Belli bir bölgenin çıkarları için çalışma durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
işlerlik — is., ği Gereken sonucu verecek nitelikte çalışma durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
asgari ücret — is., ekon. İşçilere bir çalışma günü karşılığı olarak ödenen ve işçinin gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım, kültür vb. gereksinimlerini günün fiyatları üzerinden en az düzeyde karşılamaya yetecek ücret Asgari ücretin tespitinde ülkenin ekonomik… … Çağatay Osmanlı Sözlük
aşırı yük — is., fiz. Elektrikli araçların olağan çalışma şartlarında karşılaştıkları aşırı akım durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
avuntu — is. 1) İnsanı avutan şey, oyalanacak şey, avunç, avunma İnsanoğlu durumu bozulunca ille bir yerden bunun avuntusunu arayıp buluyor. H. Taner 2) Teselli 3) Acı bir olayı unutturmaya çalışma, acısını hafifletme, avunma, avunç … Çağatay Osmanlı Sözlük
gün — is. 1) Güneş Gün biraz yükselince ıssı bir sıcak kırları kapladı. M. Ş. Esendal 2) Güneş ışığı 3) Gündüz Güneş, bütün gün enselerinde boza pişirmiş. H. Taner 4) Yer yuvarlağının kendi ekseni etrafında bir kez dönmesiyle geçen 24 saatlik süre Kız… … Çağatay Osmanlı Sözlük
hayat — 1. is., hlk., Ar. ḥiyāṭ 1) Genellikle köy ve kasaba evlerinde, üstü kapalı, bir veya birkaç yanı açık sofa 2) Avlu 3) Balkon 4) Sundurma 2. is., Ar. ḥayāt 1) Canlı, sağ olma durumu 2) Yaşam Hayat sahnesinde yetmiş üç yaşın basamaklarındayım. H. F … Çağatay Osmanlı Sözlük
karne — is., eğt., Fr. carnet 1) Öğrencilere dönem sonlarında okul yönetimleri tarafından verilen ve her dersin başarı durumu ile devam, sağlık, yetenek ve genel gidiş durumlarını gösteren belge 2) Kişilerin bir haktan yararlanmaları için bir kuruluş… … Çağatay Osmanlı Sözlük